otel dekorasyon

başa dön
12 TEMMUZ
5588 defa Okundu

Sacred House, gizemli bir dünyanın kapılarını aralıyor

Sacred House, gizemli bir dünyanın kapılarını aralıyor

“Güzel atlar ülkesi” Kapadokya’daki butik otel Sacred House, misafirlerini sanat, felsefe ve mimariyle dolu mistik bir yolculuğa çıkarıyor. Sacred House ile hayal gücünün gerçek dışılığı bir yapıda karakter buluyor.

“Ürgüp’ün arka sokaklarında, virane bir evin restorasyonu ile başladım “Kutsal Ev” in hikayesini yazmaya. Bu yolculukta amacım, yüksek kültürün sofistike, entelektüel ve aristokrat mekanını yaratmaktı. Kendine ait benzersiz bir karakteri, enerjisi ve aurası olan, erdemler ile temalanmış kutsal bir sığınak olsun istedim…” Bir düşünür ve felsefeci olan Turan Gülcüoğlu, Kapodokya’da yarattığı ‘Sacred House’un hikayesini işte bu sözlerle başlıyor anlatmaya… Aşk, tutku ve gizemli bir dünyanın kapılarını aralamak isteyenlere hitap eden Sacred House, ticari nedenlerden çok, ruhani ve estetik kaygılarla, içsel bir var oluş amacı olarak doğan bir butik otel.

2009 yılında Turan Gülcüoğlu’nun Dorak Holding birlikteliği ile ivme kazanan, zaman içinde felsefe ve güzel sanatlar ile dokunan Sacred House, Conde Nast Johansens tarafından iki kez dünyanın en iyi otelleri yarışmasında, "Most excellent Hotel for design and Innovation" ve “Most Excellent European Service” dallarında birincilik ödülüne layık görüldü.

Algı kapıları açık ruhlara ithafen

Sacred House ile amaçlarının “İnsanları ruhu olan mekanlar ile uyarmak ve uyandırmaya çalışmak” olduğunu dile getiren Turan Gülcüoğlu, şöyle devam ediyor: “Kendine ait keskin bir karakteri olan ve asla güzel sıfatı ile nitelendirilemeyecek bu yapı, elbette herkes tarafından beğenilmeyebilir, zira içinde yaratılan ruh; iyi olmayı başarabilmiş ve algı kapıları açık ruhlara ithaf edilen övgü dolu bir kutlama mesajıdır.”

Sacred House, 250 yıllık kesme taş ustalığının muhteşem örneklerinden bir Rum konağının restore edilmesiyle yaratılmış. Butik otelin 21 odası bulunuyor.

Turan Gülcüoğlu, otelde yaratmaya çalıştığı konsepti “Konseptimiz, klasik ve neo klasik mimariyi, yoğun kontrast ve gölgeler kullanarak, dramatik, bazı noktalarda öfkeli ama temelde romantik çizgilerle ortaya çıkarmak oldu. Kullanılan tüm mimari elemanlar ana bir çıkış noktaları olmalarına rağmen, tamamen yaratıcılık süzgecinden geçirilerek, asla taklit edilmeden, benzeri olmayan formlarda ortaya çıkarıldı” cümleleri ile anlatıyor.

Her köşesi, antika mobilyalar, şömineler, büyüleyici heykellerle dolu olan Sacred House, ünlü ressamların tablolarıyla donatılmış. 68 ruhunu taşıyan ve felsefi boyutta ifade edilen sistem karşıtı protestolar, heykeller, yazıtlar ve tablolarla ifade ediliyor.

Otelde misafirler için bir kütüphanede bulunuyor. Kütüphane, Nietsche, Sartre, Schopenhauer, Camus, Blake gibi düşünürlerin ‘First Edition’ özellikli kitaplarından oluşan dünyada ender bulunan bir koleksiyona sahip. Bu kütüphane misafirleri düşünsel bir yolculuğa çıkarıyor.

Turan Gülcüoğlu, “Otelinin mimarisinde, öncelikle bir Rum evi olması nedeniyle, kendine özgü mimari anlayışının ayak izinden yürümeye çalıştım. Söz konusu mimarinin kısır kaldığı noktalarda ise palladyen ve neoklasik detayların titizliğini ve proporsiyonlarındaki estetik oranlarını yaratıcılık süzgecinden geçirerek adapte edildi. Taklitten uzak ve zamansız bir mekan ortaya çıkarmaya gayret ettik” diyor.

Sacred House’un odalarının isimleri de çarpıcı: Full Moon, Sanctuary, Bacchus, Harem, Old Chapel, King’s Ego, Opium, Deep Forest, Byzantium Treasury isimli odalar farklı dönemlerin ve kültürlerin izlerini taşıyor.

Bölgenin volkanik yapısının avantajları kullanılarak yapılan otelin Infermo ismi verilen SPA’sı, büyüleyici bir atmosfere sahip.