Doğanın gizemini yaşam alanlarına taşıyor
Kopmuştur artık ait olduğu bütünden… Tek başınadır. Zordur hayat. Hem de çok zor.
Savrulurken oradan oraya törpülenir fazlalıkları. Karşısına çıkan her zorluk bir iz bırakır üzerinde. Fırtınalar, atar bir kıyıya onu. Kimi zaman bir su kıyısına kimi zaman bir vadinin dibine…
Bir yok oluş değildir aslında bu… Yeniden var olmanın hikâyesidir.
Verdiği savaşın ona kattığı ilahi güzellik ile bir sanat eseri olarak çıkar karşımıza…
Sürüklenen odun parçalarından özgün objeler oluşturma sanatı olarak tanımlanan driftwood akımı, doğayı yaşam alanlarımıza taşıdı.Bu sanatın Türkiye’de de çok önemli bir temsilcisi var: Adnan Ceylan…
Doğru parçayı doğru yere yerleştiriyorum
Antalya’da yaşayan Adnan Ceylan’ın, driftwood sanatına ilgisi tamamen bir hobi olarak başlıyor. Yurtdışında eğitimlere katılan Adnan Ceylan’ın bu ilgisi onu markalaşma sürecine kadar taşıyor. “Çevrenizdeki unsurlarla bir şeyler yapmanız gerekiyor. Estetik güzelliği olan her maddeyi bir araya getirmek arzusu kaplıyor insanın içini. Ben de bu arzunun peşinden gittim. Hepimiz yerde bir odun parçası görüyoruz. İlgimizi çekiyor ve elimize alıyoruz. Ancak 100 metre sonra elimizden atıyoruz. Bu güzelliği bir yere fırlatıp atmak yerine estetik güzelliği olan bir heykele, bir objeye dönüştürerek niye hayatımıza değer katmayalım” fikri ile yola çıkan Adnan Ceylan’ın, sürüklenen odun parçalarına hiç müdahale etmeden sadece ‘doğru parçayı doğru yere koyarak’ yarattığı tasarımları otellerden parklara kadar birçok mekanı doğanın gizemi ile tanıştırıyor.
Sedir ormanlarında adım adım arıyor
Adnan Ceylan’ın kimi zaman bir at, kimi zaman bir kartal olarak karşımıza çıkan tasarımları uzun ve meşakkatli bir yolculuğun ürünü. “İşin özünde insan eli değmemiş doğanın ruhunu taşıyan odun parçaları var” diyen Adnan Ceylan, uygun parçaları bulabilmek için sedir ormanlarında aramalar yaptıklarını anlatıyor.
Adnan Ceylan’ın tasarımlarından biri Arap atı. Ceylan, Arap atı tasarımında kullanmak için 2 bin 500 metredeki sedir ormanlarından ölmüş ağaçların parçalarını toplamış. Demir iskelete her gün bir ya da iki parça yerleştirilerek Arap atı tamamlayan Adnan Ceylan, bu tasarımı için uzun süre araştırmalar yaparak Arap atı anatomisi bile çalışmış.
Adnan Ceylan Vision imzasını taşıyan Arap atlarından biri şu anda Dubai’deki Rixos otelinin lobisinde dekorasyona sanatsal bir hava katıyor.
Driftwood sanatında işin sırrının ‘doğru parçayı doğru yere koymak’ olduğunu altını çizen Adnan Ceylan, şu açıklamayı yapıyor: “Ağaç parçasını kesinlikle bütüne uydurmak için yontmamak gerekir. Çünkü doğanın şekil verdiği o parçaya insan eli değerse büyü bozuluyor.”
Bir tasarımın tamamlanması yaklaşık 2.5 ay sürüyor.
Ham ağaç koleksiyonu modern tarzlara farklı bir yorum getiriyor
Antalya’da doğan Adnan Ceylan Vision markasının bünyesinde sadece driftwood sanatı yok.
Marka ham ağaç mobilya koleksiyonu ve aksesuarlarıyla da adından söz ettiriyor.
“Doğayı evlerimizin içine sokma kültürü bize atalarımızdan kalmıştır. Ama bunu unutmuştuk. Yaptığımız koleksiyonlarla bu kültürü yeniden keşfediyoruz” diyen Adnan Ceylan, modern dekorasyonların ağaçtan bir dokunuşla bambaşka bir tarza büründüğünü vurguluyor.
Ham ağaç mobilya koleksiyonlarının masalardan sehpalara, yatak başlarından çeşitli aksesuarlara kadar hayal gücünü zorlayan tasarım ürünlerden oluştuğunu anlatıyor.
Villalara ve otellerin dekorasyonlarına son dokunuşu ham ağaç koleksiyonları ile yaptıklarını söyleyen Ceylan, büyük ağaçların dokularına zarar vermeden üretilen masaların büyük ilgi gördüğünü açıklıyor. “Ham ağaç tasarımlara olan ilgi dünyada da hızla artıyor. Hayatımıza doğa harikası sokuyoruz” diyor.
Adnan Ceylan Vision’un koleksiyonundaki parçalardan biri de çok eski Fransız kömür vagonunun ham ağaç ile birleşiminden oluşan masa.
1890’larda Fransızlara verilen kömür işletmelerinden kalma bu demir vagonu almak için Zonguldak’a giden Ceylan, “Düşünün aynı yıllarda Eyfel kulesi yapılmış. Bu döneme ait Fransızlar tarafından yapılmış bir demir parçası bulduğumda çok heyecanlandım. Ve bu bir tasarıma dönüştü” açıklamasını yapıyor.
Adnan Ceylan ham ağaçtan mobilya koleksiyonlarında dünyanın her yerinden en güzel ağaçların kullanıldığını söylüyor. Örneğin Mezal ağacı. Bu ağacın Sibirya’dan geldiğini anlatan Ceylan bir diğer ağaç cinsinin ise Afrika’dan getirilen İrreko ağacı olduğunu belirtiyor. Ceylan “Tüm ağaçların bir hiyakesi var. Bu hikayeler doğanın enerjisini yaşam alanlarımıza taşıyor” diyor.
.