Onlar tasarımda sınır ve engel tanımadılar

Biri Kamboçya’da, diğeriyse Brezilya da… İkisinin de ortak noktası kamusal fayda kapsamında sınırları zorlayan yaratıcılıkları… 

Gözleriyle değil gönülleriyle görerek tasarladılar

Yer Brezilya… Projenin mimarı; Invisible Design Project… Amaç; güzellik algısının sorgulanarak yeniden tanımlanması. Sonuç; Görme engelli öğrenciler tarafından tasarlanan dünyanın ilk mobilya serisi... “Invisible Design Project”, görme engelliler için sıra dışı bir eğitim düzenledi. Güzellik algısının sorgulanarak yeniden tanımlanması fikrinden doğan eğitim çalışması, ilerleyen süreçte tam bir tasarım projesine dönüştü. 6 aylık bir eğitimine katılan görme engelli öğrenciler, Brezilyalı tasarım stüdyosu Furf’ün kurucusu Rodrigo Brenner tarafından yürütülen atölyelerde 4 farklı tipte oturma ünitesi tasarlayarak dünyada bir ilke imza attı.

Tasarımlarına hikâyelerini de kattılar

6 ay süren eğitimler kapsamında görme engelliler her hafta farklı bir atölyede eğitim çalışmalarına katıldı. Tasarım metodolojisi, tasarım tarihi ve tasarım teorisi üzerine eğitimler alan katılımcılar,  mobilya üretim süreçlerini öğrenmek ve malzemeleri deneyimleyebilmek için fabrikada da eğitim aldı. Brenner, eğitimlerden sonra, öğrencilere şöyle dedi: “Üzerine oturabileceğiniz bir sandalye tasarlayın.” Öğrenciler eskiz ve ergonomi çalışmalarından sonra, fabrika ve Furf tasarım stüdyosunun yönlendirmeleri ile ürün ölçüleri ve teknik çözümler üzerine alternatifler çalıştı. Ürün tasarımları 2013’te, prototipler ise 2014 yılında gerçekleştirildi. İşlevsellik, deneyim, eğitim ve katılımcıların hikayelerinin bir araya gelmesi ile ortaya bir koleksiyon çıktı. Koleksiyon bir bar taburesi, iki koltuk ve bir sandalye tasarımından oluştu. Tasarımların lansmanı ise 2015 yılında yapıldı.

Terziler ve mimarlar, Kamboçya’da eğitim için tasarlayıp inşa ettiler

Kamboçya’nın Sihanoukille bölgesinde de sıra dışı bir çalışmaya imza atıldı. Orkidstudio mimarları, StructureMode mühendisleri, bölge kadınları ile birlikte hafif kumaş kalıplara beton dökümüyle kentin kalbinde bir toplum merkezi inşa etti. Teknik, içine beton dökülebilen bir kumaşın gerilimlerini incelemekle başladı. Fiziksel testler ve bilgisayar analizleri yazılımı yardımıyla yöntem StructureMode’un mühendisleri tarafından test edildi. Üç boyutlu çizimlerin yardımıyla ve terzilerden destek alarak sadece sekiz hafta içinde bütün proje tamamlandı.

Sürdürülebilirlik mesajı verildi

Bina, kazıklar üzerine inşa edildi. İnşat tam 8 hafta sürdü. Eylül 2015’te tamamlanan yapı 240 metrekarelik alan üzerine kuruldu. Bölgenin tipik yapısı olan yöntem ile yapılan inşa çalışmalarında hiç kereste kullanılmadı. Bu sayede de sürdürülebilirlik konusunda mesaj verildi. Binada aşırı güneş ışığını önlemek için geniş saçaklar tasarlandı.  48 bin euroya mal olan merkezde dört geniş öğretim alanı, bilgisayar odası, idari alanlarda ve hizmetlere ayrılmış bölümlere ilaveten bir renkli sabun üretim odası bulunuyor. Merkez kadınlara eğitimin yanı sıra gelir elde etmek ve çalışmak için seçenek sunuyor.

Fotoğraflar: Lindsay Perth