Mimarlar yazarlara benziyor...
Chenot Palace Health Wellness Hotel mimarı ve tasarımcısı Michel Jouannet: “Biz aynı yazarlara benziyoruz. Aynı kelime dağarcığına sahip olmamıza rağmen, hikayeyi onları ne şekilde kullanarak yazdığımız farklılaştırıyor.” 

Chenot Palace’ın tasarımının dayandığı ana felsefe, gölün eteğinde, muhteşem ormanlarla kaplı dağlarla çevrili konumundan kaynaklanan, doğal malzemelerin ve etrafındaki doğa ile uyumlu renklerin yarattığı ahenkten oluşuyor. Kullanılan doğal malzemelerin seçimi tam bir dinlenme ve iyileşme ortamı sağlıyor; sakin, sarmalayan ve huzur veren bir “evde olma” hissi yaratıyor. Muhteşem manzaraya açılan devasa pencereler, ahşap zeminler ve sade tasarımlı mobilyalar gibi doğal motifler, doğayla olan bağlantıyı yansıtıyor. Otelin mimarı doğayla barışık bu tasarımı “Misafirlerin otele adımını atar atmaz dağ havasını solumaları ve kendilerini doğaya dönmüş hissetmeleri en önemli noktaydı” ifadelerini kullanarak anlatıyor.

Sanat ve tasarım iç içe
Misafirler otel lobisinde, ahşap kaplı duvarlar ve göl manzarasına hakim şöminenin varlığı ile huzurlu ve durgun bir vahaya adım atıyor. Otelin iç tasarımında kullanılan yumuşak bakır rengi, meşe ağacı ve mermer gibi yüksek kaliteli malzemeler eşsiz bir atmosfer yaratıyor. Avizeler ihtişam ve zarafet eklerken, parlak beyaz mermeri çevreleyen koyu renk mermer lobinin ferah ve canlı ambiyansına katkıda bulunuyor.

Chenot Palace aynı zamanda, Azeri sanatçıların da özgün resimlerinin içinde yer aldığı eşsiz bir sanat eseri koleksiyonuna sahip. Sıcak toprak tonlarındaki dekoratif unsurlar, çağdaş sanattan oryantal akıma kadar çeşitli temaları ifade ederek, tam bir rahatlama için doğru ortamı yaratıyor.

Doğal renklerin hakimiyeti
Michel Jouannet, tüm süitleri maksimum konfor sağlayacak şekilde tasarlamış. Zarif formlar ve yumuşak renklerle sıcak bir şekilde dekore edilmiş dingin otel odaları, tamamen mermerle giydirilmiş banyolar ve olağanüstü göl ve dağ manzarasına hakim özel teraslar otelin seçkin misafirlerini büyüleyecek şekilde tasarlanmış. Gösterişten uzak pastel tonları ve zengin kumaş koleksiyonu odalarda bütünlük hissi yaratmakta. İç tasarımda, yaygın olarak, yoğun kullanımla dahi yıpranmayan ve eskidikçe değer kazanan deri, ahşap, bronz, yumuşak altın ve gümüş renkli cilalar gibi yüksek kaliteli doğal malzemeler kullanılmış.

Chenot Palace Health Wellness Hotel’in incisi ise dubleks Presidential Süit. İçinde jakuzi, hamam, sauna ve spor salonu bulunan süit, Nohur Gölü ve Kafkas Dağları’nın göz alıcı manzarasına sahip. Alt katta yer alan büyük oturma alanında beyaz bir piyano, şömine ve kütüphane bulunuyor. Ayrıca süitte iki katı birleştiren özel bir asansör de yer alıyor.

Kişiye özel yaşam alanları
Chenot villalarını tanımlayabilecek ana konsept; konfor, zarafet ve sıcaklık. Otel odaları ile aynı tarzda tasarlanmış villalar kendi özel alanlarına ihtiyaç duyan misafirlere özel bir mahremiyet sağlıyor. Yuvarlak bir küvete sahip geniş banyolar kendi saunası ve buhar odasına sahip özel bir SPA ile tamamlanıyor. Otelin harika bir göl ve muhteşem ormanlarla çevrili arazisinde yer alan her villa, bu göz alıcı manzaraya sahip bir teras, tüm yıl boyunca ısıtmalı bir havuza ve özel bir bahçeye sahip.

Michel Jouannet otelin bu kısmı için, her bir bölgenin ambiyans ve tasarımını yansıtacak farklı temalar kullanmış. Ortaya çıkan sonuç her misafirin göz zevkine hitap edecek ahenkle harmanlanmış bir ortam.

Misafiri SPA resepsiyonu alanında, havuza doğal dağ suyu rengini veren açık renkli fildişi zeminle kontrast yapan gri mermerden kapalı bir havuz karşılıyor. Tüm katta, beyaz mermer ve seramikler, mozaiklerle harmanlamış asil meşe ağacı gibi dingin bir renk paleti kullanılmış. Koridorlar, bekleme alanı, masaj ve terapi odaları gibi ana alanlar ise ahşap zeminle kaplı. Türk hamamında misafirlere gerçek bir hamam ritüeli yaşatmak için doğu motiflerine gönderme yapan çiniler kullanılmış.

Jouannet, binanın dış cephesinde doğal taş ve ormandan elde edilen çam ağacı gibi doğal malzemeler kullanmış. Otelin terasında göz kamaştırıcı bir açık yüzme havuzu, 26 hektar büyüklüğünde peyzajlı bir park, göl ve dağlara bakan ve misafirlerine dingin bir cennet sunan bir gazebo yer almakta.

Huzur veren Gabala Gölü’ne yukarıdan bakan, büyülü çam ormanlarıyla çevrili, lüksün ayrılmaz bir biçimde doğayla bütünleştiği eşsiz bir ortamın sağlık kaplıcaları ve sofistike bir sağlık kliniği ile birleştiği Chenot Palace Health Wellness Hotel, misafirlerinin sağlığını, refahını ve dış görünümünü daha iyiye taşıma iddiasıyla hizmet veriyor.