Geleceğin Binalarını Tasarlıyoruz
2004 yılında Mimar Nail Atasoy tarafından kurulan Dna Mimarlık’ın başlıca prensibi; modern, yalın ve dikkat çekici projeler üretmek. Kuruluşundan itibaren ulusal ve uluslararası platformlarda geniş kapsamlı ve farklı konseptleriyle dikkat çekici birçok projeye imza atmış olan DNA Mimarlık, bu projeler ile önemli ödüllere de layık görülmüş.
Doğa ile arasında sosyal sorumluluk boyutunda bir bağ kuran ve üstlendiği bütün projelerde hızla değişen ve gelişen yapı teknolojilerini takip etmekle beraber, doğaya ve çevreye saygılı yeşil projeler üretmek ve bu projelerin hayata geçirilmesini temel ilkelerinden biri haline getiren DNA Mimarlık Kurucusu Nail Atasoy ile mesleki hareket noktaları, ilkeleri ve son projeleri Bosphorus Otel hakkında konuştuk.
‘’Bizim Ürettiğimiz Her tasarım Tekrarı Hak Etmeyecek Kadar Özgündür.’’
Gelecek; zaman olarak ileride olması, gerçekleşmesi beklenilen olarak tanımlanıyor. Yaşama dair yenilikler sunan, gelişimi, değişimi, dinamizmi özne olarak alan bir kavram. Gelecek fikri ile başlayan her hareket; eskiye, sıradanlaşmışa, kalıplaşmışa, kurallara, tekrarlara, gelişmeye ve değişime açık olmayanlara karşı olmak ve hep yeni bir söylem ortaya koymak anlamına geliyor. İşte biz bu anlamda yeni bir söylem ortaya koymak, zamanın ötesinden çizgi ve fikirleri şimdiye taşımak üzerine düşünerek, araştırarak, hayal ederek tasarladığımız için ‘geleceğin binalarını tasarlıyoruz’ mottosu ile hareket ediyor ve bu konuda iddialı ve kendini tekrar etmeyen işler ortaya koymayı seviyoruz. Zira bizim ürettiğimiz her tasarım tekrarı hak etmeyecek kadar özgündür. Bu haliyle de gelecek bizim için Picasso’nun sözü ile daha anlam buluyor “Geleceği anımsıyorum.”
‘’Doğru yer, Doğru Yatırımcı ve Doğru Mimar’’
Üçgen ne olursa olsun formu bozulamayan tek geometrik cisimdir. Doğru yer, doğru yatırımcı ve doğru mimar işte bu üçgenin köşe noktalarını oluşturur. Bizim en büyük şansımız hep böyle üçgenlerin içinde doğru mimar köşesinde olmaktır. Yeniliğe, değişime, gelişime, alternatif söylem ve çizgilere açık, estetiği mükemmel işlevsellik ve ekonomik yatırım maliyeti ile hep dengede tutmak isteyen yatırımcıları çekiyoruz kendimize. Tıpkı bu projede de olduğumuz gibi. İşte bu söylemde Yatırımcı Etit Emiroğlu A.Ş Yönetim kurulu Başkanı Ali Özdemir ve başkan Yardımcı Muhittin Ersoy ile aynı vizyonda buluşup aynı motto ile hareket ederek ‘’geleceğin otelini’’ birlikte hayal ettik, birlikte hayata geçirdik ve birlikte sahipleniyoruz.
‘’İhtiyaçların doğru gözlendiği ve doğru çözümlendiği hiçbir tasarımın daha pahalı olması mümkün değildir’’
DNA’da mimari ve iç mimari tasarıma dair her şey bütünün bir parçası olarak, doğanın bize sunduklarını gözlemleyerek ve geleceğin ışığında yorumlanarak ilerler.Bu doğrultuda başlayan tasarım süreci gelecekten izler taşıyan, çarpıcı, işlevsel ve ekonomik çözümler ile zenginleştirildi. Ekonomik olmasının özellikle altını çizmek istiyorum zira sıra dışı her şeyin pahalı olacağına dair bir önyargı var. Halbuki tasarım, yeteneğin yanı sıra gözlem ve matematiksel zeka ile doğrudan ilişkilidir. Bundan dolayı ihtiyaçların doğru gözlendiği ve doğru çözümlendiği hiçbir tasarımın daha pahalı olması mümkün değildir.